Defi'de kısa vadeli başarı
Gelin bugün DeFi içinde şaka olarak başlayan ancak son bir ay içinde oldukça başarı kazanmış bir projeden bahsedelim. Komik ama içinden çıkarılacak dersler var - özellikle bu alandaki girişimler için.
Efendim, bugünkü konumuz olan “Meme” (İngilizce bir kelime olup Türkçe “miim” şeklinde okunur), esasında Richard Dawkins’in 1976 yılında yayınlanmış “The Selfish Gene” isimli kitabına dayanıyor: Meme, bir kültürde insandan insana atlayan söz ya da davranış demek. Biraz daha açarsak; Meme, bir fikri olabildiğince çok insana hızlı bir şekilde aktarabilmek amacıyla yaratılmış/ortaya çıkmış kültürel eserlerin genel adı.
Neden önemli bu “Meme”?
Özellikle, bilgi bombardımanının had safhada olduğu günümüzde, insanların ilgisini belli bir konuya çekebilmek gittikçe zorlaşır hale geldi. Kişilerin ilgi aralığı gittikçe daralıyor. Hele de öğrenme çağını geçtiğimiz on yılda yaşamış nesil için. “Sadede gel” belki de en çok duyduğumuz ya da içimizden geçirdiğimiz cümlelerden biri artık.
İşte Meme kültürü, bir fikri ya girişimi anlatabilmenin en önemli araçlarından biri haline geldi son yıllarda.
Meme dediğimiz “şey”, genelde komik ve çoğunlukla ilk bakışta anlaşılmaz bir resim, fotoğraf, altyazı, gif ya da kısa video. Komik olması viral olarak adlandırdığımız hızlı yayılmayı sağlıyor. İlk bakışta anlaşılmaz olmasının nedeni genelde referans verdiği konular hakkında belli bir bilgi birikimi sahibi olmayı gerektirmesi. Bunun yanında pek çok kişiye ofansif (rahatsız edici) de gelebiliyor. Kimin yarattığının pek de bir önemi yok. Genelde topluluğun içinden biri yaratıyor ve “tutulursa” topluluk tarafından çevreye yayılıyorlar. Bir örnek verelim:
-Hayıırrr. Yapay şekilde para basıp ekonomide enflasyon yaratarak ekonomik bozulma ile savaşamazsın!! Piyasadaki işaretleri sadece para politikası kullanarak değiştiremezsin. Faizlerin doğal hareketini bozamazsınhayyyıııırrr! - Hahha, çalış para basma makinesi brrrrrr |
Muhtemelen 5 dakikada yaratılmış bir bant. Oldukça çirkin. Komik mi? Çok sayılmaz. Ne anlatıyor? Soldaki “genç” kişi makul ve mantıklı olarak kafaya göre para yaratmanın zararlarını anlatmaya çalışıyor. Sağdaki “yaşlı” kişi ise gülerek bir makinede para basıyor. Ne anlamı var? Özellikle ABD’de son yaşanan krizin etkisini önleyebilmek yeniden başlatılan para basma politikasının bir hicvi. Hesapsız kitapsız bir şekilde oturduğu yerden bir düğmeye basarak para yaratan FED’deki ihtiyarların nasıl geleceği tehlike altına atar şekilde sorumsuzca davrandığını anlatıyor (ki Bitcoin de 2008 yılındaki para basma politikasına bir tepki idi).
Meme’in özellikle sağ tarafındaki yaşlı adam ve para makinesi FED’in parasal genişleme ile ilgili politikalarını eleştirmek için en sık kullanılan görsellerden biri oldu. Bununla da kalmadı: Alttaki yazı duruma göre değiştirilip genelde mantık dışı ya da kuralları aklınca kitabına uydurarak çiğneyenleri eleştiren her tür durum için de kullanılmaya başlandı.
Kripto ile bağlantısı ne bunun?
Özellikle kripto alanında ortaya çıkan yeni girişimler dört elle sarıldılar bu Meme olayına. Neden?
En başta, kripto kendi başına anlaşılması zor bir alan. Uzun uzun paragraflarca yazıp anlatsanız bile insanların anlaması o kadar zor ki.
Üstelik onlarca değil yüzlerce girişim var bu alanda. İnsanlar bir paragraf bile okumaya katlanamıyor, bu kadar projeyi nasıl okuyup öğrenecek? Hem de özellikle yaşı genç olan kitle için, neredeyse imkansız bu.
Bu da yetmezmiş gibi, bir de çok hızlı gelişim gösteren bir dünya. Hemen her gün yeni bir girişim çıkıyor, nasıl takip edeceğiz bunları?
Bunun yanında kripto projeleri klasik girişimlerden farklı olarak topluma açık girişimler. Bu hareketlerin başarılı ve kalıcı olmaları için en kritik noktalardan biri projeye güç verecek bir topluluğun olması. Hemen her kripto girişiminin ilk yaptığı işlerden biri Telegram ya da Discord üzerinden kendi kanallarını açarak bir topluluk oluşturmaya başlamak. İşte bu topluluğu bir arada tutabilmek için belli tutkallar gerekiyor.
Meme’ler bir anlamda bunu sağlıyor: Topluluk üyelerinin başlangıçta girişimin ne olduğunu hızlıca anlayıp başkalarına da aynı kolaylıkla anlatabilmesine yardımcı oluyor. Daha sonrasında ise belki dış dünyaya saçma gelen ama tam da bu nedenle topluluk üyelerinin kendilerini farklı, ayrıcalıklı ve biraz da üstün görmelerine yol açan özel bir kültür yaratılmasında başrol oynuyor.
İşte yukarıda saydığımız nedenlerle Meme kültürü kripto dünyasında patladı. Sonrasında ise olaylar bambaşka bir yola evrildi. Gelin kısaca neler olduğuna bakalım:
15 Ağustos 2020’de Jordan Lyall isimli ConsenSys’de çalışan bir ürün geliştirici aşağıdaki tweet’i attı.
DeFi’de çok hızlı gelişen projeler ile “kafa bulan” bir tweet. “Beş dakikada Beşiktaş” diye eskinin Taksim-Beşiktaş dolmuşlarının çağrısı gibi, beş dakika içinde farklı DeFi parçalarını bir araya getirerek hızlıca ürün çıkartmaya yönelik bir Meme. Sonra?
Sonra işler çok da düşündüğü gibi gitmedi :) Öncelikle birkaç saat sonra, yukarıda prototip fotoğrafını gösterdiği sitenin orijinalini açtı. Herhangi bir fonksiyonu olmayan, geleni sadece bir Telegram grubuna yollayan bir site. İnsanlar müthiş ilgi gösterdiler. Kısa süre sonra MEME token çıktı. Token bir süre sonra Poloniex borsasında listelendi. Şu sıralar projenin piyasa değeri 14 milyon ABD Dolar civarında.
MEME çıktıktan sonraki bir aylık hisse değeri. Kaynak: Coingecko |
Şaka gibi değil mi? Evet, gerçekten de şaka olarak başlayan proje şu anda ciddi bir değerden işlem görüyor. Böyle okuduğunuz zaman, herhalde dünyanın en saçma “şeyi” olarak görüp hemen uzaklaşabilirsiniz. Belki haklısınız da. Ama gelin biraz daha derine inelim ve neler olduğuna bir başka gözle bakmaya çalışalım:
Neden ilgi gördü?
Öncelikle başlangıçta şaka gibi başladığını söyledik. Başlangıcı ile ilgili birkaç ayrıntıyı daha vermek lazım:
Birincisi, proje DeFi alanındaki hemen hemen her yeniliği “ti’ye” alan ama bir taraftan da o yenilikleri içinde bulunduran bir proje. Neler bunlar?
Boş değil hiç vaat yok
DeFi piyasasının en kredibilitesi yüksek kişilerinden biri Andre Cronje. Yearn adı verilen merkeziyetsiz portföy yönetim platformunun kurucusu olan Andre, DeFi alanındaki kontrolsüz hıza eleştirel bakışı ile tanınıyor. İşte MEME token Andre’nin yaptığı pek çok işi eğlenceli bir şekilde klonlamış.
Andre’nin Twitter profilinde “I test in prod” yazıyor - meali “o kadar hızlı ürün çıkartıyorum ki, ürünleri test etmeye vaktim bile yok, o nedenle dikkatli olun”.
MEME tokenın web sitesi https://dontbuymeme.com/ yani “Meme [token]satın almayın”. İçine girdiğinizde üç buton çıkıyor: “Satın almayın”, “Ekim (farm) yapmayın”, “Telegram grubuna katılmayın”. Baştan itibaren DeFi konusunda kendini rahat hissetmeyenleri kendinden uzaklaştırmaya çalışıyor - yani “dürüst” davranıyor (ya da dürüst davrananları ti’ye alıyor, bir başka yorumla ileride kanuni otoriteler üzerine gelirse onlara “bakın ben kimseyi kandırmaya çalışmadım” demek için kendine kılıf hazırlıyor)
Kaynak: MEME Blog |
Çıkardığı tokeni Uniswap’ta listeleme
Bunun dışında başka eğlenceli hareketleri de var. İlk tokenlarını çıkardıklarında değerini bulabilmesi için Uniswap’a listeleme yaptılar. Girişimlerin neden böyle davrandıklarını daha önceki bir yazımızda anlatmıştık. MEME topluluğu da Uniswap içinde bir likidite havuzu kurdu. Bu havuza koyduğu 1000 MEME için Uniswap’tan aldıkları havuz tokenini Ethereum’un kurucusu Vitalik Buterin’in hesabına gönderdiler. Neden? Havuzu bozmayı düşünmüyorlar, bu nedenle aldıkları Uniswap havuz tokenini yakabilirlerdi ama Vitalik nasıl olsa kendisine gönderilen tokenları kabul etmiyor o nedenle espri olsun diye ona göndermişler.
Adil dağıtım
Yukarıda bahsettiğimiz Yearn protokolü bir YIF token çıkardı. Tokenin özelliği sadece 30.000 adet olması, adil dağıtım ile sadece kullanıcılara verilmesi (Andre bile kendisine ayrı pay almadı). Andre tokeni ilk çıkardığı andan itibaren bangır bangır “bu tokenin değeri yoktur” dedi. Sonuç? Token şu anda 25 bin ABD Doları civarında. MEME, Andre Cronje’nin yaptığı aynı şekilde kopyaladı. Çıkardıkları token sadece 28.000 adet ve adil dağıtım ile telegram grubuna ilk girenlere dağıtılmış durumda (55 kişiye 355’şer MEME verildi).
Getiri çiftçiliği
YAM hareketini duymuş olabilirsiniz. Farming olayını ekstrem noktalara taşıyıp bir anda ünlü olan, ancak sonra kodlarında sorun çıkması nedeniyle değeri sıfıra inip sonrasında ikinci versiyonunun çıktığı token. (YAM ve getiri çiftçiliği ile ilgili olarak Ebru Güven’in BTCHaber’de çıkan şu yazısına göz atabilirsiniz). YAM logo olarak tatlı patates kullanmıştı. Bununla dalga geçmek için MEME kendine ananas logosunu seçti.
Kaynak: MEME Blog |
Meme, DeFi dünyasındaki son yenilikleri içine alıyor demiştik. Dolayısıyla yarattıkları tokenin en son DeFi çılgınlığı olan “farming” özelliği olmaması düşünülemezdi, ki onlar da hemen bu özelliği eklediler MEME tokena.
DeFi’da son moda: NFT’ler
Bununla da kalmadı yenilikler: Token üretmek, alıp satmak güzel de bir değer yaratmadıktan sonra bir anlamı yok. Öbür türlü bir zamanlar piyasaya çıkan Bitcoin klonları ile dalga geçmek için yaratılmış Dogecoin’den ne farkınız kalır? (Dogecoin’in hâlâ 336 milyon ABD Doları piyasa değeri olması ise ayrı bir muamma aslına bakılırsa).
MEME topluluğu bakmış şu aralar DeFi piyasasında hangi ürün “sıcak”? NFT non-fungible-tokenlar, yani eşi benzeri olmayan tekil tokenlar. O zaman demişler biz de modaya uyalım. MEME’leri getirip farming yapanlara Pineapple adında bir NFT token dağıtmaya başlamışlar (Değişik Ethereum tokenlarının teknik detayları ile ilgilenirseniz Devrim Danyal‘in şu tweet‘ine göz atabilirsiniz. Kullandıkları NFT token cinsi ise bu alanda en son çıkan ERC1155 standardına uygun tokenlar - yani burada da teknolojinin son ürününü kullanmışlar).
Peki ne işe yarıyor bu token? Farming sonrası elinize geçen bu tokenları alıp Open Sea adlı platformda bulunan NFT MEME kartlarından satın alabiliyorsunuz. Bu kartların özelliği sınırlı sayıda basılmış koleksiyoner ürünler olmaları (collectibles). Aynı bir zamanlar bahsettiğimiz Cryptokitty’ler gibi. Dijital dünyada sanat eserlerinin kopyalanması sorununa deva olan bu çözüm aynı zamanda bu eserlerin sahipliğinin hızlı bir şekilde el değiştirilmesi imkanı sağlıyor. (NFT tokenlar ile ilgili Fibobülten’in şu yazısına göz atabilirsiniz.)
Dolayısıyla amaçsız olarak başlayan proje, bir araya getirdiği topluluğun yönlendirmesiyle “NFT tokenları farm eden” bir yapıya büründü haftalar içinde.
Sonuç
Pek çoğumuz için MEME projesi ve tokenı bir şaka - zaten başlangıcı da tek kelime ile öyle. Sonrasında neden ve nasıl büyüdüğünü yukarıda anlatmaya çalıştık. İkna olmamış olabilirsiniz - çok da haklısınız. Yüksek ihtimal MEME projesi başarısız olacak - zaten kuranlar da aksini iddia etmiyorlar – hatta muhtemelen ‘kuranların sonradan gelenlere yıktıkları çöp projelerden’ bile olabilir. Ancak “tutmayacak” diye toptan reddetmek yerine açık fikirli olmakta fayda var:
MEME projesi DeFi dünyasından bir projenin “kısa vadede” başarılı olması için neler gerekir, onun ipuçlarını veriyor. Neler bunlar? Yukarıda kalın harfler ile yazılanlar aslında: İnsanlara karşı her zaman dürüst ol. En baştan kendine bağlı bir topluluk ve ortak kültür yarat. Sadece kültür yetmez, gönüllü elçilik yapmalarını sağlamak için onları adil bir şekilde ödüllendir. Bunu yaparken verdiğin ödüllerin hızlı bir şekilde değerini bulması için çabala. Yeniklikleri hızlı bir şekilde uygula.
Uzun vadede başarılı olabilmenin yolu ise muhtemelen yukarıda yazdıklarımızdan çok daha farklı. Hatta kimileri ile taban tabana zıt. Hangisi doğru, hangisi yanlış onu da yeni yeni gelişmeye başlayan bu alanda yaşayarak göreceğiz.
Not 1: Bu yazı ilk olarak 29 Eylül 2020’de BTCHaber.com‘da yayınlandı
Not 2: Tüm yazılara Yazılar sekmesinden ulaşabilirsiniz
Genel not: Bu ve diğer yazılarımızın hiçbiri yatırım tavsiyesi değildir. Özellikle DeFi yani merkeziyetsiz finans sektörünün denetime tabi olmamasından dolayı klasik piyasalara göre çok daha riskli olabileceğini göz önünde bulundurun.